Obezite Cerrahisi Nedir?
2004 yılında SOS (İsveç Obez Çalışma Gurubu) tarafından obezite cerrahisi geçirmiş hastaların 10 yıl takip sonuçlarının yayınlanmasıyla birlikte tüm Dünyada obezite cerrahisi sayıları hızla artmaya başlamıştır. Günümüzde bu çalışmanın 20. yıl sonuçları da yayınlanmış olup Obezite Cerrahisi uzun dönem sürdürülebilir kilo kaybı sağlayan en etkili yöntem olarak kabul edilmiştir.
Bu cerrahi başlangıçta yalnızca kilo kaybı hedefi ile yapılırken, sürpriz olarak cerrahiden hemen sonra ilişkili hastalıklarda da (altta görülmekte) ciddi düzelmeler görülmüş ve bu cerrahiye Obezite Cerrahisinin yanı sıra Metabolik Cerrahi veya Diyabet Cerrahisi gibi isimlerde verilmiştir.
Günümüzde iki çeşit obezite cerrahi prosedürü uygulanmaktadır
- Alım Azaltıcı (Restriktif) Cerrahiler;bu tür içerisinde en sık yapılan ameliyat Sleeve gastrektomi (Tüp mide) günümüzde en sık uygulanan ameliyattır. Midenin %80’den fazlası çıkarılmaktadır. Fizyolojik bir ameliyattır, organlarda yer değişikliği olmamaktadır. Yani yediklerimiz yemek borusundan mideye ve oradan da ince barsağa geçmektedir. Bu ameliyat yalnızca alımı azaltmakla kalmayıp, mideden salınan açlık hormonunda (ghrelin) da azalma yapması nedeni ile iştah baskılamaktadır. Ameliyattan sonra ilk 15 gün sulu, sonraki 15 gün püre tarzında beslenme önerilir. 1 ay sonra katı gıdalara başlanılır, hızlı kilo verilen ilk 6 ayda vitamin desteği yapılır. Günümüz itibari ile tüm dünyada en yaygın yapılan ameliyat türüdür.
- Kombine (Alım Azaltıcı ve Emilim Bozukluğu Yaratan) Ameliyatlar;hastada yüksek kalorili sıvı gıda bağımlılığı (milkshake, meyve suları vb.) varsa veya 10 yıldan daha uzun süreli ciddi diyabeti varsa bu ameliyatlar tercih edilmektedir. Roux en Y gastrik bypass bu gurupta en sık yapılan ameliyat olup midede küçülme ile birlikte sindirim enzimleri ile gıdaların buluşma yerini daha ileri seviyeye götürerek gıdaların emilemeden kalın barsağa itilmesini hedefler. Aynı zamanda mide küçüldüğü için iştah azalmasıda görülür. Ancak bu ameliyatta karbonhidrat ve yağların dışında vücuda yararlı olan protein, vitamin ve minerallerin de emilimi bozulur. Bu nedenle bu tür emilim bozukluğu ameliyatlarından sonra ömür boyu yakın takip, vitamin ve/veya protein desteği gerekmektedir. Bu ameliyat dışında benzer özellikle kilo kaybettiren Mini gastrik bypass ve Biliopankreatik diversiyon gibi ameliyat tipleri de vardır.
Tüm bu ameliyatlar kapalı olarak yani laparoskopik tekniklerle güvenle uygulanmaktadır.